İşgücü ve Finansal Piyasalara Giriş
BRING IT HOME |
Baby Boomers Yaşlanıyor 2020 Nüfus Sayımına göre, ABD nüfusunun %22’si 60 yaş ve üzerindedir; bu da 74 milyondan fazla insanın daha fazla tıbbi bakıma ihtiyaç duyacağı bir yaşa ulaştığı anlamına gelmektedir. 1946-1964 yılları arasında doğan baby boomer nüfusu, emeklilik yaşına ulaşmış veya yakında ulaşacak olan 71 milyondan fazla kişiden oluşmaktadır. Bu nüfus yaşlandıkça, kalp rahatsızlıkları, artrit ve Alzheimer gibi hastaneye yatış, uzun süreli veya evde bakım gerektirebilecek yaygın sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalacaklardır. Yaşlanan baby boomers ve hayat kurtaran ve yaşamı uzatan teknolojilerdeki ilerlemeler, sağlık hizmetleri ve hemşireliğe olan talebi artıracaktır. Ayrıca, milyonlarca Amerikalı için sağlık hizmetlerine erişimi genişleten Uygun Bakım Yasası da talebi daha da artırmıştır. Bu veriler, ekonomistler olarak bize, sağlık çalışanları ve özellikle de hemşireler için piyasanın çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalacağını söylemektedir. Arz ve talep üzerine yaptığımız çalışma, bölümün sonunda bu vakanın ikinci yarısında tartışacağımız gibi, hemşirelik ve diğer sağlık çalışanları için işgücü piyasasında neler olabileceğini analiz etmemize yardımcı olacaktır. |
Arz ve talep teorileri sadece mal piyasaları için geçerli değildir. Herhangi bir piyasa için, hatta işgücü ve finansal hizmetler gibi mal ve hizmet olarak düşünmediğimiz şeylerin piyasaları için de geçerlidir. İşgücü piyasaları çalışanlar ya da işler için olan piyasalardır. Finansal hizmet piyasaları tasarruf ya da borçlanma piyasalarıdır.
Mal ve hizmet piyasalarındaki talep ve arz eğrilerini düşündüğümüzde, talep edenleri ve tedarikçileri hayal etmek kolaydır: işletmeler ürünleri üretir ve hane halkları bunları satın alır. İşgücü ve finansal hizmet piyasalarında talep edenler ve tedarikçiler kimlerdir? İşgücü piyasalarında iş arayanlar (bireyler) işgücü tedarikçileri, işgücü kiralayan firmalar ve diğer işverenler ise işgücü talep edenlerdir. Finansal piyasalarda, tasarruf eden herhangi bir kişi veya firma para arzına katkıda bulunur ve borç alan herhangi bir varlık (kişi, firma veya devlet) para talebine katkıda bulunur.
Bir üniversite öğrencisi olarak, büyük olasılıkla hem işgücü hem de finans piyasalarına katılıyorsunuz. İstihdam, çoğu üniversite öğrencisi için hayatın bir gerçeğidir: Ulusal Eğitim İstatistikleri Merkezi'ne göre, 2018 yılında tam zamanlı üniversite öğrencilerinin %43'ü ve yarı zamanlı üniversite öğrencilerinin %81'i istihdam edilmiştir. Üniversite öğrencilerinin çoğu, öncelikle borçlu olarak finansal piyasalarda da yoğun bir şekilde yer almaktadır. 2018-19 öğretim yılı itibariyle, tam zamanlı lisans öğrencilerinin %43'ü eğitimlerini finanse etmek için kredi yardımı alıyordu ve bu kredilerin yıllık ortalaması 7.300 dolardı. Birçok öğrenci araba satın almak gibi diğer harcamaları için de borç almaktadır. Bu bölümde gösterileceği üzere, işgücü piyasalarını ve finansal piyasaları, mal piyasalarındaki arz ve talebi analiz etmek için kullandığımız aynı araçlarla analiz edebiliriz.
Yorumlar
Yorum Gönder